Nitelikli Dolandırıcılık Suçu ve Cezası

Dolandırıcılık; hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya bir başkasının zararına, failin kendisine ya da üçüncü bir kişiye haksız çıkar sağlamasıdır. Türk Ceza Kanunu’nda malvarlığına karşı işlenen bir suç olarak düzenlenen dolandırıcılık, esasen bireylerin malvarlığı hakkını, güven ve dürüstlük ilkelerini ve irade serbestisini korumayı amaçlar. Suçun icrasında kullanılan hile, mağdurun algısını bozacak ölçüde inandırıcı ve yoğun olmalı; bu hile sayesinde mağdur, normalde yapmayacağı bir tasarrufta bulunmalı ve bu tasarruf sonucunda zarar meydana gelmelidir. Bu süreçte kişiler arasındaki ilişkilerde bulunması gereken iyi niyet ve güven zedelenir; mağdurun irade özgürlüğü ihlâl edilir. Uygulamada dolandırıcılık; bilişim sistemleri üzerinden yapılan sahte satışlar veya kimlik hırsızlığı, banka ve sigorta işlemlerinin kötüye kullanılması, kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması, ya da örgütlü yapıların planlı eylemleri şeklinde ortaya çıkabilir. Nitelikli hâller, suçun işleniş yöntemine, suçta kullanılan araçlara veya mağdurun durumuna göre daha ağır yaptırımlar öngörür. Bıçak, dolandırıcılık ve nitelikli dolandırıcılık iddialarında; şikâyet/ifade süreçlerinin yürütülmesi, delillerin korunması ve dijital izlerin tespiti, banka yazışmaları ve kayıtlarının temini, bilirkişi ve uzman raporlarının koordine edilmesi, zararın tazmini için hukukî yolların işletilmesi, ayrıca savunma ve uzlaşma müzakerelerinin yönetilmesi konularında müvekkillerine kapsamlı hukukî destek sunar. Amaç; hem ceza soruşturması ve kovuşturmasında hakların etkin şekilde korunması, hem de ortaya çıkan zararın en hızlı biçimde giderilmesidir.

Nitelikli Dolandırıcılık Suçu TCK 158 mağdur soruşturma mahkeme kovuşturma iddianame sanık hakim savcı avukat hukuk bürosu operasyon şüpheli

Nitelikli Dolandırıcılık Suçu ve Cezası

Türkiye’de dolandırıcılık suçlarında son yıllarda belirgin bir artış görülüyor. Adalet Bakanlığı’nın 2024 yılı verilerine dayalı haberlere göre, 2023’te yaklaşık 119 bin olan dolandırıcılık dosyası 2024’te yüzde 41 artarak yaklaşık 169 bine yükseldi; yargılanan sanık sayısı ve mahkûmiyetler de paralel biçimde arttı. Bu tablo, dolandırıcılık türlerinin (özellikle bilişim ve banka/kredi kurumları üzerinden işlenen nitelikli halleri) yaygınlaştığını ve mağduriyetlerin hızla çoğaldığını gösteriyor. 

Sahadaki eğilim, “siber vatan” operasyonları ve yerel kolluk duyurularına da yansıyor: Bilişim sistemlerini kullanarak nitelikli dolandırıcılık yapan şebekelere yönelik çok ilde eş zamanlı operasyonlar düzenleniyor; milyonlarca liralık işlem hacmi tespit edilen soruşturmalar kamuoyuna yansıyor. Bu tür gelişmeler, suçun hem çevrimiçi platformlar hem de banka/ödeme altyapıları aracılığıyla işlendiğini ve hızlı finansal iz takibinin önemini gösteriyor. 

İdari tarafta ise, şüpheli işlem bildirimi (SİB) süreçlerini güncelleyen MASAK rehberleri 12 Eylül 2024 itibarıyla yürürlüğe girdi. Bu güncelleme; ödeme ve finans kuruluşları başta olmak üzere yükümlülerin tipoloji tespitini ve bildirimlerini standartlaştırmayı hedefliyor. Mağdurlar açısından, bankacılık/fintek kanallarındaki itiraz ve bloke talepleriyle eşzamanlı olarak SİB mekanizmasının işletilmesi, paranın izini sürme ve tedbir talep etme stratejisinin etkisini artırıyor. 

Özetle; 2024 verileri, dolandırıcılık dosyalarında keskin bir artışa işaret ediyor; uygulamada en yüksek yoğunluk, bilişim ve banka/ödeme sistemleri üzerinden işlenen nitelikli dolandırıcılık vakalarında görülüyor. Bu nedenle sayfamızın devamında, mağdurlar için ilk 48 saatlik aksiyon planını, delil muhafazası ve finansal iz takibini, MASAK ve savcılık süreçleriyle birlikte adım adım ele alıyoruz.

Tanım ve Kapsam

Dolandırıcılık, hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp onun veya bir başkasının zararına haksız menfaat sağlamaktır. Kanunda temel şekli (TCK 157) ve nitelikli şekli (TCK 158) ayrı ayrı düzenlenir. Uygulamada nitelikli dolandırıcılık; suçun kanunda sayılan belirli ağırlaştırıcı koşullar altında işlenmesi hâlidir. Bunlar arasında özellikle bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması, kamu kurum/kuruluşlarının veya kamu görevlilerinin araç hâline getirilmesi, basın-yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanma, tacir/şirket ya da kooperatif yöneticisi sıfatıyla işleme, sigorta bedelini almak amacıyla hareket etme, dinî inanç ve duyguların istismarı, mağdurun algı zayıflığından/tehlikeli durumundan yararlanma gibi örnekler öne çıkar. Bu hallerden biri varsa eylem, “nitelikli dolandırıcılık” kapsamına girer ve ceza alt-üst sınırları yükselir.

Temel dolandırıcılıkta öngörülen yaptırım 1–5 yıl arası hapis ve adlî para cezasıdır. Nitelikli dolandırıcılıkta ise 3–10 yıl arası hapis ve ayrıca gün karşılığı adlî para cezası söz konusudur. Suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde, zincirleme biçimde yahut birden çok mağdura karşı işlenmesi gibi durumlar cezada artırım sonucunu doğurabilir. Suç çoğunlukla re’sen soruşturulur; şikâyete bağlı değildir. Görev yönünden temel şekil bakımından Asliye Ceza Mahkemesi, nitelikli hâller bakımından ise Ağır Ceza Mahkemesi yetkilidir.

Uygulamada en sık görülen kalıp, bilişim sistemleri ve bankacılık/ödeme altyapıları üzerinden gerçekleştirilen işlemlerdir: sahte arayüzler, oltalama (phishing) bağlantıları, sosyal mühendislik yöntemleri, hesap kiralama veya “para transferi aracısı” (money mule) kullanımı gibi tekniklerle mağdurun iradesi sakatlanır ve haksız menfaat kısa süre içinde farklı hesaplara dağıtılır. Bu nedenle nitelikli dolandırıcılık vakalarında hızlı delil muhafazası (işlem kayıtları, IP/log, HTS, mesajlaşmalar) ve finansal iz takibi (itiraz, bloke, tedbir) kritik önemdedir.

Suçun Unsurları ve İspat Ölçütleri

Nitelikli dolandırıcılıkta ispatı gereken temel unsurlar hile, aldatma, zarar–menfaat ve bu unsurlar arasındaki nedensellik bağının yanı sıra kasttır. Hile, failin gerçeğe aykırı beyan, sahte belge, manipülatif işlem veya susma/örtme gibi aktif ya da ihmali davranışlarla mağdurda yanlış kanaat oluşturmasıdır. Bu davranışın basit yalanı aşan, güven ilişkisini sarsacak yoğunlukta ve planlı olması gerekir. Aldatma, mağdurun irade özgürlüğünün hileyle sakatlanmasıdır; mağdurun ortalama dikkat ve özen düzeyine göre değerlendirilir ve somut olayın koşullarına bağlıdır.

Zarar, malvarlığında eksilme veya tehlike; menfaat ise fail ya da üçüncü kişi lehine haksız artıştır. Zarar ile hileli davranış arasında doğrudan nedensellik bağı aranır; hile olmasa işlem yapılmayacak, para/varlık transferi gerçekleşmeyecekse bağ kabul edilir. Kast, çoğu olayda doğrudan kasttır; fail hileyle menfaat sağlamayı hedefler. Olası kast senaryolarında dahi hileli düzenin bilerek göze alınması aranır. Suçun teşebbüs aşaması, menfaat sağlama henüz tamamlanmadan icra hareketlerinin başlamış olması hâlinde gündeme gelir; hazırlık hareketleri ise tek başına cezalandırılmaz.

Uygulamada ispat, çok kaynaklı delil setine dayanır. Banka/ödeme kuruluşu kayıtları (işlem saatleri, IP, cihaz izi), mesajlaşma/e-posta yazışmaları, arama kayıtları ve HTS dökümleri, kargo/teslim kayıtları, güvenlik kamerası görüntüleri, log ve sistem raporları, ekran görüntülerinin aslına uygunluğu (hash/metadata), arayüz taklitleri (phishing) ve sahte web sayfaları, aracı hesaplar (“hesap kiralama”/money mule) ve akış diyagramları başlıca delillerdir. Dijital delillerde bütünlük ve zincirleme muhafaza (chain of custody) esastır; elde ediliş yönteminin hukuka uygunluğu, delilin değerini doğrudan etkiler.

Bilişim ve bankacılık kanalı üzerinden işlenen nitelikli hâllerde tipik ispat göstergeleri şunlardır: sahte arayüz veya yönlendirme linki ile elde edilen doğrulama kodları; mağdurun onayıymış gibi gösterilen çok faktörlü kimlik doğrulama işlemleri; kısa zaman penceresinde ardışık para çıkışları ve bölünmüş transferler; birden fazla alıcı IBAN’a dağıtım; kripto borsalarına köprüleme; aracı (mule) hesapların komisyon içeren mesajlaşmaları. Bu göstergeler, hile–aldatma–menfaat üçgeninin şemasını ortaya koyar.

İspat ölçütü “her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil” standardıdır; şüpheden sanık yararlanır ilkesi ceza yargılamasının temelidir. Bununla birlikte, organize ve zincirleme eylemlerde delillerin mozaik yöntemiyle birlikte değerlendirilmesi; tek tek zayıf görünen parçaların birlikte kuvvetli kanaat oluşturması mümkündür. Mağdur beyanı, tek başına mahkûmiyet için çoğu durumda yeterli görülmez; maddi delillerle desteklenmesi beklenir. Bilirkişi incelemesi (bilişim trafiği, IP/cihaz eşleşmesi, sahte belge tespiti, zarar hesaplaması) çoğu dosyada belirleyicidir.

Sınır çizgileri önemlidir: Salt sözleşme ihlali veya ticari riskin gerçekleşmesi, hileli düzenek ve aldatma kapasitesi yoksa dolandırıcılığa dönüşmez; bu tip vakalar çoğunlukla özel hukuk uyuşmazlığıdır. Buna karşılık, başlangıçtan itibaren ödeme niyeti bulunmaması, sahte teminat/ödeme belgeleri, gerçeğe aykırı temsil yetkisi izlenimi, sistematik yanıltma ve menfaat aktarımı varsa ceza sorumluluğu doğar. Mağdurun basit dikkatsizliği, failin hilesini ortadan kaldırmaz; ancak aldatma gücü değerlendirilirken dikkate alınır.

Pratikte savcılık ve mahkeme, failin davranış örgüsünü zaman çizelgesi ile inceler: hileye hazırlık, aldatma anı, işlem ve para akışı, menfaatin gerçekleşmesi, izlerin silinmesi/aklanması. Delillerin toparlanması ne kadar hızlı başlarsa, nedensellik ve kastın ispatı o kadar güçlenir. Bu nedenle mağdurlar açısından, işlem itirazı–bloke talepleri, delil dondurma, log/HTS başvuruları ve şikâyet dilekçesinde delil listesinin eksiksiz sunulması kritik önemdedir.

Nitelikli Haller 

Nitelikli dolandırıcılık, kanunda sayılan belirli koşullar altında işlenen dolandırıcılık fiillerini kapsar ve ceza aralığı yükselir. Uygulamada en sık görülen kalıpları ve tipik delil–ispat unsurlarını aşağıda özetliyoruz.

Bilişim sistemleri, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması: En yoğun vaka türüdür. Oltalama bağlantıları, sahte arayüzler, SMS/arama yoluyla yönlendirme, uzaktan erişim yazılımları ve çok faktörlü doğrulama kodlarının ele geçirilmesiyle gerçekleştirilen para transferleri öne çıkar. Tipik deliller; işlem kayıtları, IP ve cihaz ayak izi, ekran görüntüleri, bankacılık logları, kısa zaman penceresinde bölünmüş transferler ve “hesap kiralama” (money mule) mesajlaşmalarıdır. Mağdur açısından hızlı işlem itirazı, bloke ve tedbir talepleri kritiktir.

Kamu kurum veya kuruluşlarının araç kılınması; kamu zararına işlenmesi: Fail, resmi görünüm veren belgeler, e-Devlet/kurum adı taklidi veya “resmi işlemin hızlandırılması” vaadiyle menfaat sağlar. Sahte mühür–kaşe, kurumsal e-posta taklidi, sahte tebligat/harç dekontu sık rastlanır. Deliller arasında belge incelemesi, yazışma kayıtları ve para akış şeması öne çıkar. Kamu zararına sonuç doğuran senaryolarda zararın boyutu ve kurum içi teyit önemlidir.

Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanma: Duyuru/reklam görünümüyle geniş kitlelere ulaşan yatırım fırsatları, sahte kampanyalar ve “resmi ortaklık” izlenimi yaratılan iletiler bu kapsama girebilir. İnternet sitesi WHOIS verileri, reklam panelleri, influencer sözleşmeleri ve dönüşümler delil değerine sahiptir.

Tacir veya şirket/kooperatif yöneticisi sıfatıyla işlenmesi: Ticari güven ilişkisini kötüye kullanan, sahte sipariş–teminat, hayali fatura–irsaliye, “ön ödeme–mal teslimi” makası veya kooperatif konut vaatleri tipiktir. Yönetici sıfatının kullanımı, yetki devri/temsil belgeleri ve muhasebe–stok kayıtları önem taşır. Mağdurlar için ihtiyati haciz ve teminat mekanizmaları erken aşamada değerlendirilmelidir.

Sigorta bedelini almak amacıyla: Sahte kaza/hastalık kurguları, değer şişirmeleri, sahte eksper raporları bu kalıba girer. Tıbbi kayıtların tutarlılığı, eksper raporu incelemesi, kamera–GPS verileri, telemetri ve hasar geçmişi kritik delillerdir. Sigorta şirketi iç süreçleri ve sahtekârlık tespit birimleriyle koordinasyon önerilir.

Dinî inanç ve duyguların istismarı; tehlikeli durum veya algı zayıflığından yararlanma: “Bağış–yardım” adı altında para toplama, manevi nüfuzla yatırım/emanet isteme; yaşlı, engelli veya akut sağlık–afet mağdurlarını hedef alma örnekleri görülür. Mağdurun durumuna özgü kırılganlık ve failin bunu bilerek kullanması ispatta belirleyicidir.

Nüfuz ticareti (kamu görevlileri nezdinde iş gördürme vaadi): Fail, “üst düzey bağlantılarla işi çözeceği” izlenimiyle menfaat sağlar. İrtibat iddiaları, görüşme trafiği, para–menfaat akışının vaad edilen işlemle bağlantısı ve gerçekte bir resmi süreç yürümemesi önemlidir.

Örgüt faaliyeti çerçevesinde ve zincirleme şekilde işlenme: Call center düzenekleri, hiyerarşik görev dağılımı, senaryoların standartlaştırılması, çok sayıda mağdur ve periyodik tahsilatlar örgüt ve zincirleme hükümlerini gündeme getirir. Böyle durumlarda tek tek zayıf deliller, birlikte değerlendirildiğinde kuvvetli ispat tablosu oluşturur.

Sınır ötesi boyut ve kripto varlık köprüleri: Paranın yurtdışı IBAN’lara, ödeme kuruluşlarına veya kripto borsalarına hızla yönlendirilmesi sık rastlanır. SWIFT/SEPA kayıtları, borsa–cüzdan hareketleri, zincir analizi raporları ve borsalara yazışma–tedbir talepleri önemlidir. Erken saatlerde atılacak adımlar, varlık izinin kaybolmasını önleyebilir.

Yetki–yer ve suçun tamamlanma anı: Özellikle bilişim ve bankacılık vakalarında, suç genellikle paranın fail veya üçüncü kişi tasarrufuna geçmesiyle tamamlanmış sayılır. Yetki tayininde mağdurun bulunduğu yer, işlemin icra edildiği yer ve paranın yönlendirildiği hesapların konumu birlikte değerlendirilir.

Pratik not: Hangi nitelikli hal söz konusu olursa olsun, ilk 48 saatte delil dondurma (yazışmalar, ekran görüntüleri, log–HTS), bankacılık itirazları, MASAK bildirim süreçlerinin tetiklenmesi ve savcılığa kapsamlı delil listesiyle başvuru, mağdur lehine en yüksek etkiyi yaratır.

Cezalar, Zamanaşımı, Görevli–Yetkili Mahkeme ve Artırım Nedenleri

Basit dolandırıcılık (TCK 157) için yaptırım 1–5 yıl arası hapis ve adlî para cezasıdır. Nitelikli dolandırıcılık (TCK 158) ise daha ağır yaptırıma tabidir: 3–10 yıl arası hapis ve ayrıca gün karşılığı adlî para cezası (uygulamada 5.000 güne kadar). Hangi nitelikli hâlin gerçekleştiği (bilişim sistemleri, banka/kredi kurumu, kamu kurumu, tacir/şirket yöneticisi vb.) cezanın belirlenmesinde önem taşır; mahkeme, somut olayın özelliklerine göre temel cezayı belirledikten sonra artırma/indirim nedenlerini uygular.

Zamanaşımı bakımından, üst sınırı 10 yıl olan nitelikli dolandırıcılıkta genel dava zamanaşımı çoğu dosyada 15 yıldır. Olayın zincirleme veya örgütlü şekilde işlenmesi, birden fazla mağdurun bulunması ya da suçun kesintisiz akışla uzun bir döneme yayılması gibi durumlar zamanaşımı hesabında ayrıca dikkate alınır.

Görevli ve yetkili mahkeme yönünden; basit dolandırıcılık davalarına kural olarak Asliye Ceza Mahkemeleri, nitelikli dolandırıcılık davalarına ise Ağır Ceza Mahkemeleri bakar. Yetki, suçun işlendiği yer, mağdurun bulunduğu yer ve özellikle bilişim/banka kanallı vakalarda paranın yönlendirildiği hesapların bulunduğu yer mahkemeleri bakımından birlikte değerlendirilir.

Artırım nedenleri ve uygulamadaki yaygın başlıklar kısaca şöyledir:
– Zincirleme suç (TCK 43): Aynı suç işleme kararıyla değişik zamanlarda, birden fazla mağdura karşı veya aynı mağdura karşı tekrarlı icra varsa cezada artırım uygulanır.
– Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenme (TCK 220 ile bağlantılı değerlendirme): Hiyerarşik yapı, görev dağılımı ve süreklilik içeren “call center”/şebeke düzeneklerinde ceza belirlenirken artırımlar gündeme gelir.
– Suçun kamu kurumlarını araç kılmak suretiyle işlenmesi, basın–yayın kolaylığından yararlanılması, tacir/şirket veya kooperatif yöneticisi sıfatıyla işlenmesi, sigorta bedeli almak amacıyla işlenmesi gibi nitelikli hâllerin her biri cezanın üst sınırına yaklaşılmasına sebep olabilir.
– Mağdurun konumu (yaşlılık, engellilik, tehlikeli durum veya algı zayıflığı) ve failin bunu bilerek kullanması, aldatmanın yoğunluğu ve planlılık düzeyi, haksız menfaatin miktarı ve zararın büyüklüğü temel cezayı yükseltir.
– Haksız menfaatin iadesi, zararın tamamen giderilmesi ve pişmanlık gösteren davranışlar lehhe değerlendirilir; “etkin pişmanlık” hükümleri, soruşturma ve kovuşturmanın çeşitli aşamalarında cezada önemli indirim imkânı doğurabilir.
– Para, eşya ve kazanç müsaderesi (TCK 54–55), tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirleri (TCK 60), CMK 128 kapsamında taşınır/taşınmaz, banka hesapları ve alacaklar üzerinde ihtiyati tedbir/elkoyma gibi koruma tedbirleri, özellikle bilişim ve finansal akışlı dosyalarda sık uygulanır.
– Kripto varlık akışının söz konusu olduğu dosyalarda, cüzdan ve borsa kayıtları üzerinden iz sürümü ile yurtdışı adli yardımlaşma talepleri, erken safhada tedbir alınmasını kolaylaştırır.

Uygulamada mahkemeler, ceza belirlerken hileli düzenin sofistikasyonunu, mağdur sayısını, menfaatin büyüklüğünü, geri ödeme/zararın giderilmesi durumunu, eylemin sürekliliğini ve örgüt bağlantısını birlikte tartar. Özellikle banka/ödeme altyapılarının araç kılındığı vakalarda, kısa zaman aralığında bölünmüş transferler, aracı (mule) hesaplar ve yurtdışı–kripto köprüleri, hem artırım nedenlerinin hem de güvenlik tedbirlerinin uygulanmasında belirleyici olur.

Yargıtay’dan Güncel Çizgiler ve Pratik İçtihat Notları

Bilişim sistemleri ve banka/ödeme altyapılarının araç kılınması, nitelikli dolandırıcılık dosyalarında Yargıtay denetiminin en yoğunlaştığı alandır. Kararlarda, paranın fail veya üçüncü kişi tasarrufuna geçmesiyle suçun tamamlandığı; fiilî yararlanmanın (paranın harcanması) ayrıca aranmadığı vurgulanır. Bu tespit, suç yeri ve yetki değerlendirmesinde de belirleyicidir.

“Hesap kiralama” (para transferi aracısı/money mule) senaryolarında, aracı hesabı temin eden veya kullandıran kişinin kastı, iletişim trafiği, komisyon mesajları ve kısa zaman diliminde bölünmüş transferlerle birlikte değerlendirilir; aracı kişinin “bilerek ve isteyerek” hileli düzenin parçası olması hâlinde TCK 158 kapsamında sorumluluk doğabileceği kabul edilir.

Basit ticari ihtilaf ile nitelikli dolandırıcılık ayrımında, Yargıtay hileli düzenek, aldatma kapasitesi ve başlangıçtan itibaren ödeme/ifa niyeti olup olmadığını ayırt edici ölçüt olarak kullanır. Salt sözleşme ihlali ve tahsilât güçlüğü, hileli plan ve menfaat aktarımı yoksa ceza sorumluluğuna dönüştürülmez; buna karşılık sahte teminat/ödeme belgesi, gerçeğe aykırı yetki izlenimi ve sistematik yanıltma zinciri varsa dolandırıcılık suçu oluşur.

Basın-yayın kolaylığından yararlanma ve kamu kurumlarının araç kılındığı dosyalarda, görünüşteki resmiyet (kurumsal logo/e-posta, sahte tebligat, e-Devlet taklidi) ile gerçeğe aykırılık arasındaki farkın mağduru aldatmaya elverişli olup olmadığı somut olaya göre incelenir. Aldatma gücü, mağdurun ortalama dikkat ve özenine göre ölçülür; mağdurun basit hatası, hileyi ortadan kaldırmaz.

Zincirleme suç ve örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenme hallerinde, standart senaryolar, görev dağılımı, call center yapıları ve çok sayıda mağdur ile periyodik tahsilatlar birlikte ele alınır. Parça delillerin mozaik değerlendirmesiyle “aynı suç işleme kararı” ve hiyerarşik yapı tespit edildiğinde artırımlar uygulanır.

Yetki ve yer bakımından, bilişim/banka kanallı eylemlerde mağdurun bulunduğu yer, işlemin gerçekleştirildiği yer ve paranın yönlendirildiği hesapların bulunduğu yer mahkemeleri birlikte değerlendirilir. Uygulamada savcılıkların hızlı koordinasyonu ve koruma tedbirleri (blokaj, elkoyma, ihtiyati tedbir) erken aşamada mümkündür.

Delil standardında, dijital izler (IP, cihaz parmak izi, oturum/log verileri, MFA/OTP kullanımı), bankacılık işlem kayıtları, mesajlaşmalar ve ekran görüntülerinin bütünlüğü esastır. Zincirleme muhafaza (chain of custody) sağlanmış, hukuka uygun elde edilmiş teknik veriler bilirkişi raporlarıyla desteklendiğinde ispat değeri artar.

Kripto varlık köprülemeli vakalarda, borsa ve cüzdan hareket dökümleri, zincir analizi çıktıları ve yurtdışı adli yardımlaşma yazışmaları önem taşır. Erken saatlerde atılan tedbir adımları, varlıkların hareket kabiliyetini sınırlayarak zararın giderilmesine katkı sağlar.

İade/zararın giderilmesi ve etkin pişmanlık uygulamasında, menfaatin tamamının erken aşamada geri verilmesi cezada indirim sonucunu doğurabilir. Ancak sırf chargeback/itiraz süreçlerinin başlatılması, tek başına ceza sorumluluğunu ortadan kaldırmaz; ceza yargılaması ile özel hukuk talepleri paralel ilerleyebilir.

Mağdurlar İçin 48 Saatlik Aksiyon Planı

İlk 48 saat, nitelikli dolandırıcılık vakalarında kaybın azaltılması ve delillerin güvenceye alınması için kritiktir. Zaman çizelgesi yaklaşımıyla hareket edin; mümkünse adımları eşzamanlı yürütün.

0–3 saat (acil müdahale): İşlem yapılan banka/ödeme kuruluşuna derhâl yazılı itiraz edin; işlemin dolandırıcılık kapsamında olduğunu, iptal/chargeback ve bloke talep ettiğinizi belirtin. Hesabınızdan çıkan tutarların aktarıldığı IBAN’lar, POS/kart numarası, tarih–saat, onay kodları (OTP), referans numaraları ve dekontları tek dosyada toplayın. Banka mobil/İnternet bankacılığı giriş kayıtlarınızı, oturum açma yer–cihaz bilgilerini, SMS/e-posta bildirimlerini ve varsa ekran görüntülerini saklayın. Şifreleri değiştirin; cihaz güvenliği (zararlı yazılım taraması) yapın; SIM swap riskine karşı operatörünüze hattınızın güvenlik blokajı için başvurun.

3–12 saat (delil dondurma ve savcılık): Savcılığa suç duyurusunda bulunun; dilekçede delil listesini detaylı verin: IBAN–dekontlar, yazışmalar (WhatsApp/e-posta/DM), telefon kayıtları, kimlik/hesap ele geçirme iddiaları, phishing linkleri, sahte arayüz ekran görüntüleri, cihaz–IP bilgileri. Banka/ödeme kuruluşlarına yazılacak tedbir taleplerinin (hesap blokesi, şüpheli alıcı hesapların dondurulması) savcılık aracılığıyla hızla iletilmesini isteyin. Kripto borsasına/fintek platformuna transfer varsa, kullanıcı adınız, işlem hash’i/ID’si, borsa adları ve tarihleriyle birlikte acil tedbir talep edin.

12–24 saat (MASAK ve koruma tedbirleri): Yükümlü kuruluşlar nezdinde şüpheli işlem bildirimi (SİB) mekanizmasının devreye alınmasını talep edin; bankanızın uyum birimine olay özetini ve delil listesini iletin. CMK 128 ve HMK/İİK çerçevesinde ihtiyati tedbir–haciz, hesap/varlık üzerindeki blokeler ve dijital varlıklara yönelik tedbirler için başvurun; “paranın izi” şeması (nereden–nereye transfer) ekleyin. Birden çok mağdur söz konusuysa, örgüt/zincirleme nitelik vurgusunu yapın; bu, hem cezada artırım hem de tedbirlerde hız kazandırabilir.

24–48 saat (tamamlama ve iz takibi): Operatörünüzden HTS (arama–mesaj) dökümü talebine hazırlanın; savcılık kanalıyla hızlandırılmasını isteyin. Banka/fintekten oturum–işlem log’ları, IP–cihaz parmak izi gibi teknik verilerin muhafazası için süreli yazı talebi oluşturun. Kripto akışları varsa, borsalara KYC verileriniz ve olay özetiyle resmi destek bileti açın; gerektiğinde yabancı mercilere adli yardımlaşma yazılımlarını başlatın. Sigorta/chargeback yolları açıksa, kart sağlayıcınızın süre–form koşullarına uygun başvuru yapın (çoğu sistemde kısa süreli hak düşürücü pencereler vardır).

Her aşamada pratik ipuçları:
– Karşı tarafla “iade vaadi”ne dayalı müzakere görüntüsü vermeyin; bu, dolandırıcıya zaman kazandırır.
– Ekran görüntülerinin bütünlüğünü koruyun; mümkünse orijinal dosyaları yedekleyin ve tarih–saat damgasını gösterin.
– Yazışmaları silmeyin; cihaz değişimi yapacaksanız eski cihaza erişimi muhafaza edin.
– Topladığınız tüm belgelerle tek bir olay klasörü oluşturun: dilekçe, dekontlar, yazışmalar, ekran görüntüleri, operatör/banka yanıtları, şema.
– Ticari işletme mağduruysanız, muhasebe–stok–teslim kayıtlarınızı, sahte fatura/irsaliye iddiaları için ayrı bir alt klasörde düzenleyin.

Belge–bilgi kontrol listesi (özet): Dekontlar ve bankacılık referans numaraları; işlem saatleri ve onay kodları; alıcı IBAN/POS bilgileri; e-posta/mesajlaşma dökümleri; sahte arayüz linkleri ve ekran görüntüleri; oturum–IP–cihaz verileri; HTS talepleri; kripto işlem ID/hash ve borsa adları; kimlik tespit belgeleri (KYC); zarar hesabı (tutar–kur–masraf); tanık bilgileri ve çağrı kayıtları.

Hukuk Desteği: Hizmet Kapsamı, Aşamalar ve Ücretlendirme 

Nitelikli dolandırıcılık mağdurları için ekibimiz, ceza soruşturması ile özel hukuk yollarını eşzamanlı ve delil odaklı yürüten, hızlı aksiyona dayalı bir model uygular. Amacımız; zararın en kısa sürede durdurulması, paranın izinin sürülmesi, iadenin sağlanması ve kalıcı hukuki korumaların alınmasıdır.

Hizmet kapsamı (özet):
– Ön değerlendirme ve strateji notu: Olay kronolojisinin çıkarılması, delil açıklarının tespiti, ilk 48 saatlik planın uyarlanması
– Savcılık süreci: Suç duyurusu, delil listesi, koruma tedbirleri (blokaj, elkoyma), ilgili kurum ve platformlara yazışmalar
– Banka/ödeme kuruluşları: İşlem itirazı, chargeback başvurusu, uyum birimleriyle koordinasyon, MASAK bildirim zincirinin tetiklenmesi
– Kripto ve sınır ötesi izleme: Borsa–cüzdan hareketlerinin tespiti, resmi destek biletleri, gerektiğinde adli yardımlaşma yazışmaları
– Özel hukuk yolları: İhtiyati tedbir–haciz, iade/tazminat talepleri, zarar hesap raporları ve tahsil süreci
– Dijital delil yönetimi: Log–IP–cihaz verileri, ekran görüntülerinin bütünlüğü, bilirkişi koordinasyonu, zincirleme muhafaza (chain of custody)
– Çoklu mağdur/örgüt dosyaları: Delil mozaiklerinin birleştirilmesi, zincirleme/örgüt niteliklerinin dosyaya yansıtılması

Çalışma aşamaları:

  • Başlangıç (0–72 saat): Olay dosyasının açılması, belgelerin toplanması, savcılığa başvuru ve bankacılık/fintek itirazlarının yapılması, acil tedbir talepleri

  • Delil ve iz sürümü (1–3 hafta): Banka–platform yanıtları, HTS/log talepleri, kripto borsa yazışmaları, bilirkişi süreçlerinin başlatılması

  • İade–tahsil ve koruma (4–12 hafta): İhtiyati tedbir–haciz, sulh/geri ödeme görüşmeleri (varsa), tazminat davasına hazırlık ve tahsil mekanizmaları

  • Kovuşturma ve kalıcı sonuçlar: Ceza yargılamasıyla paralel ilerleme, zararın giderilmesi ve ek güvenlik tedbirleri (müsadere, erişim engeli talepleri vb.)

Müvekkilden talep edilen temel belgeler:
– Banka/ödeme dekontları ve referans numaraları, alıcı IBAN/POS bilgileri
– Yazışmalar (WhatsApp/e-posta/DM), ekran görüntüleri, onay/OTP kod bilgileri
– Banka/fintekten gelen bildirim e-postaları/SMS’ler, giriş–oturum kayıtları varsa cihaz/IP bilgileri
– Kripto varsa borsa adı, kullanıcı ID, işlem hash/ID’leri
– Varsa tanık bilgileri, kamera/kargo/teslim kayıtları, sözleşme/teklif/irsaliye–fatura

Ücretlendirme çerçevesi (örnek model):
– Aşama 1 (Acil müdahale ve başvuru seti): Sabit ücret + masraflar
– Aşama 2 (Delil derinleştirme ve iz sürümü): Kapsamına göre sabit + saatlik hibrit model
– Aşama 3 (İade–tahsil/tazminat): Sabit + başarıya bağlı unsur (hukuka uygun çerçevede)
– Ceza yargılaması (kovuşturma): Duruşma takvimi ve dosya kapsamına göre ayrı teklif

Neden bu model?
– Hızlı aksiyon ve koruma tedbirleri, zararı büyümeden sınırlar
– Ceza–özel hukuk yollarının birlikte yürütülmesi, iade ve tahsil ihtimalini artırır
– Delil bütünlüğüne odaklanan yöntem, hem savcılık hem mahkeme önünde ispat gücünü yükseltir
– Çoklu mağdur/örgütlü dosyalarda tecrübe, mozaik değerlendirmesini güçlendirir

Nasıl ilerleyelim?
Olay özetinizi ve mevcut belgelerinizi tek bir e-posta ile iletmeniz yeterlidir. Ekibimiz aynı gün içinde ön değerlendirme notunu ve ilk adım önerilerini paylaşır; akabinde kısa bir çevrim içi görüşmede kapsamı ve ücret modelini netleştiririz. Dosyanız için bir “eylem ve delil takvimini” birlikte onayladıktan sonra, savcılık–banka/fintek–platform yazışmalarını eşzamanlı başlatırız.

@Av. Prof. Dr. Vahit Bıçak, 2019, Habertürk Gazetesi, 16.12.2019, https://www.haberturk.com/dolandiricilara-vize-vermeyin-2550020, 15.10.2025 tarihi itibariyle güncellenmiştir.

/ Ceza Hukuku, Görüşler / Düşünceler / Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , , ,

Comments

No comments yet.

Yanıtla