ABD’nin CAATSA yaptırımlarına karşı hak arama yolları

CAATSA yaptırımlarına karşı ABD iç hukukunda idari ve adli itiraz yolları mevcuttur. Yaptırımdan olumsuz etkilenen gerçek ve tüzel kişiler adına yaptırımların kaldırılması için ABD Hazine Bakanlığına OFAC listesinde çıkarılma idari ve adli talep başvuruları tarafımızdan yapılmaktadır. Yaptırımlar özü itibariyle siyasi olsalar da, yaptırımların potansiyel etkileri dikkate alındığında kendilerine yaptırım uygulanan kişi ya da kurumların bu yaptırımlara karşı yasal itiraz hakları mevcuttur. Bu yollar hem idari, hem de adli yollardır.

ABD CAATSA Yaptırım Yasası Rusya hükümeti istihbarat savunma kurumları kişi kurum şirket yönelik hukuk bürosu avukat listeden çıkarma Türkiye

ABD’nin CAATSA yaptırımlarına karşı hak arama yolları

Önümüzdeki günlerde en çok konuşulan federal yasa metninin, ABD’de 2 Ağustos 2017 de Başkan’ın imzasıyla yürürlüğe giren « ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası » (CAATSA) / “Countering America’s Adversaries Through Sanctions Act” (Public Law 115-44)olacağını 10 Temmuz 2019 tarihli tweeter paylaşımımda ifade etmiştim. Yetmiş (70) sayfadan oluşan yasanın orijinal metni çevrimiçi erişime açıktır. 

Belirtilen Yasa, « ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası » (CAATSA) olarak Türkçe ifade edilebilir. Bu yasanın 231. maddesi; « Rusya hükümetinin istihbarat ya da savunma kurumlarıyla ilişki kuran kişilere yönelik yaptırım » uygulanmasını düzenlemektedir.

İran, Rusya ve Kuzey Kore

CAATSA yasası, ABD’nin ulusal güvenliğine “tehdit” olarak değerlendirdiği İran, Rusya ve Kuzey Kore’ye karşı yaptırımların uygulanmasını öngörüyor. Yasanın 231’inci maddesi, Rusya ile savunma ve istihbarat alanlarında çalışan kişilere karşı da yaptırım getirilebilmesine imkan sağlıyor. Bu yaptırımlar, Rusya Federasyonu için veya onun adına çalışan kişilerle bilerek ‘önemli işlem’ yapan gerçek ve tüzel kişiler için de geçerli olabiliyor.

12 adet farklı yaptırım

Yaptırımların neler olabileceği ise, CAATSA Yasasının 235. maddesinde 12 adet farklı yaptırım olarak düzenlenmiştir. Bunlar;

  1. ABD İhracat-İthalat Bankası’nın Desteğinin Kesilmesi: ABD Başkanı, yaptırım uygulanan kişilere yönelik olarak ABD İhracat-İthalat Bankası’na, bu kişilerin mal ve hizmet ihracatı ile ilgili hiçbir garanti, sigorta, kredi artırma, kredi artırıma katılım taleplerine onay vermemesi yönünde talimat verebilir.
  2. İhracat Yaptırımı: ABD Başkanı, yaptırım uygulanan kişinin herhangi bir mal veya teknoloji ihracatına yönelik olarak, ABD Hükümeti’nin öncül incelemesinin ve onayının zorunlu olduğu hallerde, ABD Hükümeti’ne, söz konusu kişinin ihracat faaliyetlerine ilişkin herhangi bir lisans, izin veya yetki vermemesi yönünde talimat verebilir. Bu talimat, İhracat Yönetim Kanunu (the Export Administration Act of 1979), Silah İhracatı Denetim Kanunu (the Arms Export Control Act) ve Atomik Enerji Kanunu (Atomic Energy Act of 1954) kapsamındaki ABD Hükümeti’nin lisans, izin veya yetki sağlama kararlarına da uygulanabilmektedir.
  3. ABD Finansal Kurumlarından Alınan Kredilerin Engellenmesi: İnsani yardım faaliyetleriyle iştigal eden kişiler ve bu faaliyetler için sağlanan kredi ve borçlar hariç olmak üzere, ABD finansal kurumlarının yaptırım uygulanan kişilere 12 aylık periyotlar için toplam 10.000.000 ABD Dolarından fazla kredi veya borç vermesi engellenebilir.
  4. Uluslararası Finans Kuruluşlarından Alınan Kredilerin Engellenmesi: ABD Başkanı, uluslararası finans kuruluşlarında söz ve oy hakkına sahip ABD temsilcilerinin (veya yöneticilerinin) yaptırım kapsamındaki kişiler tarafından bu kuruluşlardan talep edilen finansal imkanlara ilişkin olumsuz oy vermesi yönünde talimat verebilir.
  5. Finans Kuruluşlarına Yönelik Yasakların Öngörülmesi: Yaptırım uygulanan kişinin bir finans kuruluşu olması durumunda, bu kuruluşun ABD piyasalarındaki işlemlerine çeşitli kısıtlamalar getirilebilir veya bu kuruluşların ABD’nin devlet tahvilleri üzerinden işlem yapması engellenebilir.
  6. İhale Yaptırımı: ABD Hükümeti’nin yaptırım uygulanan kişi ile bu kişinin sağladığı mal ve hizmetlere ilişkin herhangi bir sözleşmesel ilişki içerisine girmesi ve bu kişilerden kamu alımı yapmasının önüne geçilebilir.
  7. Yabancı Para Birimine İlişkin Yaptırımlar: ABD yargı yetkisine tabi olan işlemler bakımından, yaptırım uygulanan kişinin menfaati dahilinde bulunan yabancı para birimi ile işlem yapılması engellenebilir.
  8. Bankacılık İşlemlerine İlişkin Kısıtlamalar: ABD yargı yetkisine tabi olmak koşuluyla, yaptırıma konu kişinin yararına olan finansal kuruluşlar arasında veya bu kuruluşlar aracılığıyla ya da bu kuruluşlara gerçekleştirilecek ödeme veya kredi aktarımı işlemleri yasaklanabilir.
  9. Mülkiyete İlişkin Kısıtlamalar: ABD yargı yetkisine tabi olması şartı ile yaptırım uygulanan kişinin mülke ilişkin tüm işlemleri kısıtlanabilir. Bu kişinin halihazırda elinde bulunan mülkleri üzerindeki mülkiyet haklarının kullanımı engellenebilir.
  10. Yaptırıma Konu Kişilere Yönelik Yatırımların ve Diğer Borçlanma Araçlarının Engellenmesi: ABD’li gerçek veya tüzel kişilerin yaptırıma tabi kişilere yatırım yapmaları, bu kişilerden kayda değer miktarda hisse veya herhangi bir borçlanma aracı satın almaları yasaklanabilir.
  11. Yaptırıma Konu Tüzel Kişilerde Görev Yapan Çalışanlara Yönelik Kısıtlamalar: Yaptırıma konu tüzel kişilerin çalışanlarının veya yöneticilerinin yahut kontrol sahibi hissedarlarının ABD vize başvurularının reddedilmesi sağlanabilir ve bu kişilere ABD’ye giriş yasağı getirilebilir.
  12. Yaptırıma Konu Tüzel Kişilerin Yöneticilerine Karşı Kısıtlamalar: Yaptırıma konu tüzel kişilerin yöneticilerine ya da çalışanlarına veyahut sahip oldukları benzer yetkilerle bu kişilere benzer görev ifa eden kişilere de CAATSA’nın 235. maddesinde öngörülen yaptırımlardan herhangi birinin veya birkaçının uygulanmasına karar verilebilir.

CAATSA uyarınca, ABD Başkanı’nın 12 yaptırım kaleminden en az beşini seçmesi gerekiyor. ABD Başkanı, milli güvenlik gerekçesiyle « yaptırım uygulamaktan feragat etme » yetkisine sahiptir.

CAATSA yasasının 231. maddesinin uygulanma koşulları;

  1. CAATSA, Rusya Federasyonu Hükümeti ile doğrudan veya Hükümet adına hareket eden gerçek ve/veya tüzel kişilerle önemli nitelikte işlem yapan gerçek ve/veya tüzel kişilere uygulanabilmektedir.
  2. Söz konusu kişilerin, bahse konu işlem, durum veya işlemden kaynaklanan sonuçlar hakkında bilgi sahibi olması ve/veya bilgi sahibi olabilecek durumda olması (knowingly) gerekmektedir.
  3. İşlem yapılan Rusya Federasyonu Hükümeti kavramı, Rusya Federasyonu Güvenlik Güçleri’nin istihbarat örgütleri ile Rusya Federasyonu’nun ulusal güvenlikten sorumlu organlarını da içermektedir.
  4. Yaptırım uygulanmasına sebep olan işlemin önemli nitelikte işlem olması gerekmektedir. Önemli nitelikte işlem değerlendirmesi yapılırken;
    1. ABD ulusal güvenliği ve dış politika çıkarları bakımından işlemin menfi sonuç doğurabilecek nitelikte olup olmaması,
    2. işlemin Rusya Federasyonu Hükümeti’nin istihbarat ve savunma sektörleriyle olan ilişkisinin gücü ve düzeyi, işlemin yapısı ve büyüklüğü,

gibi unsurlar dikkate alınmaktadır.

Bu kapsamda, tamamen ve nihaî olarak sivil amaçlara ve/veya kullanıcılara hizmet eden ve istihbarat sektörü ile ilişkisi olmayan bir işlemin genel olarak önemli işlem olmadığı savunulabilecektir. Bununla birlikte, ilgili kriterler tüketici nitelikte olmayıp, somut olay bazlı değerlendirmelerde önemli işlemin tespiti bakımından farklı kriterler ortaya konabilecektir.

Rostec Firması S-400 hava savunma sistemlerinin Türkiye’ye satışı

Bununla birlikte, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin Rusya Federasyonu’nun savunma sanayi ve teknoloji şirketi Rostec ile S-400 hava savunma sistemlerinin Türkiye’ye satışına ilişkin yapmış olduğu işlemin, CAATSA yaptırımlarını tetikleyebilecek “önemli bir işlem” potansiyeline sahip olduğu da ileri sürülmektedir. Zira, söz konusu işlem, Rusya Federasyonu Hükümeti’nin savunma sektörüne ilişkin olup, Türkiye’ye S-400 satışını gerçekleştiren Rostec, CAATSA’nın Rusya Federasyonu Hükümeti’nin istihbarat ve savunma sektörleriyle bağlantılı bir şekilde Rus Hükümeti ile doğrudan veya Rus Hükümeti adına veya temsilen hareket eden bir kişi ile işlem yapan kişilere yaptırım uygulanmasını öngören 231(e). maddesi kapsamında sayılan şirketlerden birisi olarak değerlendirilmektedir.

Yaptırımlara karşı İdari ve Adli İtiraz Yolları

CAATSA yaptırımlarına karşı ABD iç hukukunda adli ve idari itiraz yolları mevcuttur. Yaptırımdan olumsuz etkilenen gerçek ve tüzel kişiler adına yaptırımların kaldırılması için ABD Hazine Bakanlığına OFAC listesinde çıkarılma idari ve adli talep başvuruları tarafımızdan yapılmaktadır.

Yaptırımların belirlenen amaçlarının ötesinde etkiler doğurabilmesi mümkündür. Yaptırımlar, belirlenen kuruluşlar ve bireylerin dışında zorluklar ortaya çıkarabilir. Yaptırımlar özü itibariyle siyasi olsalar da, yaptırımların potansiyel etkileri dikkate alındığında kendilerine yaptırım uygulanan kişi ya da kurumların bu yaptırımlara karşı yasal itiraz hakları mevcuttur. Bu yollar hem idari, hem de adli yollardır.

ABD’deki son yıllardaki gelişmeler, yaptırımlara karşı başarılı bir adli meydan okumanın mümkün olduğunu göstermektedir. Adli yolla sonuç almak elbette kolay değildir. Yaptırımların hedeflerini belirleme süreçleri, genellikle yaptırımlar uygulandıktan sonra bile kamuya açıklanmayan gizli bilgiler kullanılarak gizlice yürütülmektedir. Bununla birlikte, ABD mahkemeleri yakın zamanda, zorluklara kapı aralayabilecek sınırlı ama önemli kararlar verdiler. Bu süreçler uzun zaman alır. Ancak, bir varlığın dondurulmasının maliyeti olağanüstü yüksek olabilecek olması, yargısal yolları denemeyi zorunlu kılabilir.

Emsal ABD Yargı Kararları

Gerçek veya tüzel kişilerin yaptırım listesinden çıkarılmasına ilişkin emsal yargı kararları az sayıdadır. Bunun temel nedeni, mağdurların hak arama yollarına başvurmamalarıdır. Bununla birlikte, ABD mahkemelerinin bu konuda hali hazırda vermiş olduğu emsal kararlardan bazıları şöyle sıralanabilir.

  • Judgment in Case T-293/12, Syria International Islamic Bank PJSC v. Council (June 11, 2014)
    Judgment in Joined Cases C‑584/10 P, C‑593/10 P and C‑595/10 P, European Commission and Others v. Yassin Abdullah Kadi (July 18, 2013)
  • Kadi v. Geithner, — F. Supp. 2d —-, 2012 WL 898778, at *19 (D.D.C. Mar. 19, 2012)
  • Zevallos v. Obama, CV 13-0390 (RC), 2014 WL 197864 (D.D.C. Jan. 17, 2014) (quoting 5 U.S.C. § 706(2)(A))
  • Al Haramain Islamic Found., Inc. v. U.S. Dep’t of Treasury, 686 F.3d 965, 983 (9th Cir. 2011)
  • KindHearts for Charitable Humanitarian Dev., Inc. v. Geithner, 647 F. Supp. 2d 857, 906-08 (N.D. Ohio 2009)
  • Zevallos v. Obama, CV 13-0390 (RC), 2014 WL 197864, at **9, 14-16 (D.D.C. Jan. 17, 2014)

© Prof. Dr. Vahit Bıçak

Comments

No comments yet.

Send Comment